
kendimi o diyet yapan kadınların yerine koydum:
akşam yemeği yemem, yarın daha çok spor yapar farkı kapatırım, hatta yarın akşamki yemeği de unutabilirim gibisinden düşünüp içleri gitse de tatlıyı mideye indirmeler. sonra bu leziz tatlıyı yiyebilmenin verdiği hoşnutluk ve diyeti bozmak adına da bir pişmanlık... aman olan oldu diyerekten de olayı kapatıp unutmalar...
ertesi günü daha fazla yapılan spor, sonra spordan kaynaklanan bir yorgunluk ve onun getirdiği açlık, çok yoruldum sonra hasta olurum diyerekten yine yemek yemeler... bu böyle gider.
bunca sıkıntı varken kadınların bir de üstüne hayattaki en güzel şey olan yemek yemekten mahrum kalmaları fena bir şey, hem de çok fena.
meğer kadın olmak ne zormuş...
5 yorum:
Süper bir tatlıdır.
İlk defa askere gitmeden Güniz Sokak'ta (Süleyman Demirel'in evinin olduğu sokak) Hacı Arif Bey'de yemiştim.
Tadı hala damağımda.
Ayyyy gidip yesem mi?
ipek, oluyor böyle bazen restorant mağdurlukları, birisi de sana denk gelmiş:) künefeye kaşar koyulmaz, onun özel peyniri vardır, bizim hatayın künefesi meşhurdur bilir misin bilmiyorum, bizden biliyorum bunları. o restorantta kaşar koyuyorlarsa garip... ipek bak Tarkan "hacı arif bey" demiş, o eski ankaralıdır benden daha iyi bilir:))
tarkan,valla bence de süper ben çok severim, şu resme bile bakınca iştahım kabarıyor...
arkadaşlar,
Oldumu şimdi canımız çekti yahu :)
yokmu yakınlarda bir künefeci,hemen istikamet oraya.
ya da linkte tarifi var sıva kolları:)
olmazsa ben kendi ellerimle yaparım valla, zaten o tarifte fırında pişirin diyor,siz sakın fırında pişirmeyin, tahta gibi olur.
alın tepsiyi yakın ocağı, çevire çevire altını kızartın, sonra ters çevirip kızarmayan tarafını da kızartın,ondan sonra kesin, şerbetini de tabaktayken dökün ve yumulun:))
tam da ofiste dün akşam annemle HD Kebapçısında yediğim kaymaklı künefeden bahsediyordum.. (Eski yazılarıma bakarken, yorumunu gördüm de sayfana öyle geldim bu arada..)
ben kilo milo takmıyorum valaha. zaten ilk hazırlıkta keşfetmişim bu tatlıyı EDESA'da..
Yorum Gönder