Cumartesi, Şubat 28, 2009

affetmek

neden insanların iyiliklerini düşünmekten ziyade yaptığı yanlışları hep ön plana çıkarır, karşımızdaki insanı hatasıyla yargılar, bütün iyiliklerini bir kalemde zihimizden sileriz? bugünlerde çok soruyorum bu soruyu kendime. bu hatayı sıklıkla yaptığımı fark ettim ve bunu aşmanın yollarını arıyorum hep içimde. halbuki hatasız insan olamaz, bu bizim doğamızda olan bir şey.insanları hatalarıyla da kabullenmek gerek, yoksa hem kendimize hem karşımızdakine zarar veririz. hata yapmışsa bir insan, onu acımasızca yargılamak hakkımız değil. belki birçok iyi yanını düşünüp affetmek, önemsememek gerek.
hep bunu düşünüyorum bugünlerde. en sevdiğim insanların küçücük hatalarını ne kadar da büyütüyormuşum meğer. ummadığım insanların küçücük hataları içimde nasıl da acımasız bir his oluşturuyor ki o hatadan başka hiçbir şeyi gözüm görmüyor. bunu aşmaya çalışıyor, o hissi bastırmaya çabalıyorum.
bugünlerde öğrendiğim en önemli şey bu olsa gerek.

Cumartesi, Şubat 21, 2009

hayal

bugüne kadar şu son model telefonların hiçbirisine özenip de satın almak istemedim. millet yeni aldığı telefonunu ballandıra ballandıra anlatıp gururla elinde taşırken ben polifonik melodi bile çalamayan el fenerli nokia telefonumla mutluydum.ta ki o güne kadar.
üniversite kampüsünde wireless var,bir gün bir baktım ki ne göreyim, arkadaşın biri almış telefonu çatır çatır internete giriyor. ben telefon konusunda bayağı cahil olduğumdan şoktayım tabii, hayretlerim şaştı. ben hala kontörle internete girildiğini biliyordum, meğer wireless bir yana, navigasyon bile çıkmış da haberim yokmuş.
o günden sonra bende de bir telefon hastalığı başladı. şimdi wireless telefonları imrene imrene inceliyorum ama alacak mangırı da bulamıyorum. benim polifonik telefonum bile olmamış bugüne kadar. direkt olarak son model telefonları inceliyorum ama sadece hayal kuruyorum, çünkü çok pahalı. ne yapsam ne etsem diye düşünüyorum ama nafile.

ben en iyisi hayal kurmaya devam edeyim,elden ne gelir, bir gün o da olur herhalde. tabii o zamana kadar başka şeyler boy göstermezse.

Salı, Şubat 17, 2009

iyiyim

günlerdir bereketli yağmurlar yağıyor bu şehre. hava ılık. aslında değil ama bu şehre göre ılık. kar da yağmaz oldu, memnunum.
sabah dışarı çıktığımda üşümüyorum, bazen terliyorum da. bazen de ıslanıyorum yağmurda. bile bile şemsiyemi almıyorum ama korkuyorum hasta olmaktan da.
hep meşgulüm, kendime yapacak bir sürü iş bulmuşum. üniversite yolu on beş dakika, bana vakit kaybı, taşınıyorum.
antepi hala sevmiyorum. bu şehri sevemiyorum, istemiyorum da sevmek.
hayatıma en kaliteli, en güzel, en sevdiğim insanları katmış, beni onlarla buluşturmuş olsa da ve onlarla olmaktan dolayı çok mutlu olsam da...
ısınamıyorum ona bir türlü.
bana göre değil kat kat apartmanlar, vızır vızır trafik, mahalle arası parklar... hele de dev alışveriş merkezleri...
hiç değil.
etmiyorum ona teşekkür, ediyorum sadece Allah'a.