Cumartesi, Ocak 16, 2010

bembeyaz


kaldığımız evin hemen arkasındaki tepe
sabah erken kalkarım demiştim ama dünün yorgunluğu beni dokuz buçuğa kadar uyuttu. kendime geldiğimde yataktan heyecanla fırlayıp pencerenin perdesini bütünüyle açtım ve manzarayı seyre koyuldum. kar yağmıyordu ama hava kapalıydı. dışarı çıktım ama eldiven giymedim,külahımı (bere) da giymedim, sadece atkıyı sardım. hiç de iyi etmemişim ama. hava soğuktu çünkü, ellerim üşüdü.şöyle bir dağ havası çektim ciğerlerime. eve döndüm, kahvaltımızı yaptık. sonra pencereden manzarayı seyredip Radiohead'in içimi hoş eden şarkısıyla çayımı yudumladım.

öğlen vakitlerinde kar yağmaya başladı. biz de bu esnada dışarı çıktık çünkü suyumuz bitmişti. istikamet dağdan gelen su kaynağıydı ama işimiz hakikaten zordu.ayağımızdaki bota güvendik tabii ama bir şeyi hesap edemedim o da şu ki karlar üstten ayakkabıma giriyordu böylece vücut ısımla eriyerek hem ıslatıyor hem de üşütüyordu. fakat ne çare gidiyorduk. kar boyu dizimi geçiyordu ve yürümek zordu. sonra bir akıl dedim "yahu ben niye önden gidiyorum ki? zaten yolu da bilmiyorum a şaşkın geriden gitsene, yol bir nebze açılır sen de takip edersin." böylece bu parlak fikirle arkadan gelmeye başladım ve bir nebze hazır batmış ayak çukurlarına basarak ilerledim yandaki fotoğrafta görüldüğü üzere.
bir yandan kar yağarken ben öte yandan temiz havayı içime çekip etrafı seyrediyordum. gerçi kar yağarken ve her yer bembeyazken etrafta bir şey görünmüyordu. sanki etraf tek vücut olmuş gibiydi, ancak hava açarsa ayırt edilebilirdi. bazen karşıda tepe olduğunu bildiğim halde onu göremiyordum. buna da şahidim en üstteki fotoğraftır. ama bu tepe bize yakın olduğu için ayırt etmek kolaydı.
hasılı, selametle eve geri döndük. bir müddet sonra yine çıktık ama bu sefer yolu takip ederek yürüdük. şimdi de sıkışıp kayganlaşmış zeminde ayakta durma mücadelesi veriyorduk. ama kaç kez düşeyazdım, günü selametle kapattım.
bugün böyle geçti, yarın Palandöken' e yolcuyuz sabahın köründe. yollar ne alemde bilmiyorum ama mutlaka açıktır diye düşünüyorum.kayarken  bir tarafımı kırmadan akşama varabilirsem ne ala.

Hiç yorum yok: