Salı, Mayıs 05, 2009

nerede kalmıştık

çarşamba günü hocalarım hem beni almak hem de bahçemizde bir çay içmek için evimize geldiler öğlene doğru. ardından hep birlikte yola çıktık Reyhanlı' ya. hocalarımızın eski bir ahbabı olan yaşlı bir beyefendinin kocaman evinde konuktuk. bahçesi de kocamandı ve o kadar çok gül vardı ki renk renk. karşımızda tarlalar ve ötede Suriye' ye ait tepeler bize manzara oluşturuyordu. burası harika bir yerdi, bakkal bulmak için dışarı çıktım ve inekler ve keçi yavrularıyla karşılaştım. o kadar uğraştım ama yakalayamadım keçi yavrularını. onları bırakın inekler bile yüz vermedi bana, ama çikolata verince hemen yanaştı, koca dilini çıkardı almak isterken ben elime değmesin diye yere bıraktım, bir türlü yerden alamadı. hocama anlattım ama diline düştüm, "çikolataları bana verme,git keçilere koyunlara yedir!" diye önüne gelene söyledi. ne yapalım, diyette olmasaydınız siz de.
gün içinde yapılacak çeşitli işlerden sonra akşam geldi çattı,közde künefe pişirildi, afiyetle yenildi. hocam fazla yemesin diye önünden çatalı bile aldım,vermedim. gece yaklaştı,yatmak vakti gelince biz dört öğrenci bir odada, diğer üç öğrenci de diğer bir odada yatmak zorunda kaldık çünkü ortalık sivrisinek kaynıyordu ve bizim sadece üç tane ilac makinemiz vardı. neyse taktık ilacı ve yattık. gece iki buçuk gibi uyandım ki bizim odanın hepsi yataklarından doğrulmuş, karanlıkta kaşına kaşına söyleniyorlar. meğer sivrisinekler bunları yemiş de bitirmiş,ben de ise tık yok. sivrisinek savar makine bozukmuş, işe yaramamış.laf attım sabah onlara, hemşehrisini sokmuyor sivrisinekler diyerek. arkadaşlardan birisi odadaki bütün bulduğu sivrisinekleri öldürdü kanlı bir vaziyette, biraz olsun intikamını aldı böylece.
bahçedeki harika bir kahvaltı yaptık. anneme gözleme yaptırmıştım, onlar da sofradaydı. öğlen vakti yola çıktık ve akşam Maraş' a vardık. orada yemek yedik ve ben ve tek hocam Antep' e döndük. ben eve gitmenin sabırsızlığı içindeyken hocamın gitmesi gereken bir toplantıya yetişmesi gerekiyordu, beni eve bıraksa vakit kaybı, mecburen ben de gittim. eve dönüp yatağa girdiğimde saat oniki buçuk civarıydı.
hasılıkelam, muhteşem bir beş gün geçirdim, uykusuz kaldık, yorulduk, sivrisineklerle uğraştık ama çok eğlenceliydi. her günüm ayrı bir keyif, ayrı bir güzellikteydi. arkadaşlarımla çok ama çok eğlendik, hocalarımız da bizim gibi matrak,espritüel olunca harika bir grup olmuştuk.
şimdi Antep'teyim,okulu özlemişim. güç topladım,derslere dönüş vaktidir artık.

2 yorum:

Aymen dedi ki...

aman da aman:))

Gamzeli dedi ki...

Ne güzelkeşke okul yıllarımız geri gelse, özlüyor insan, en çok arkadaşlıkları :)