Pazar, Ağustos 20, 2006

Eylül'ün ayak izleri

Boğucu bir hava günlerdir yakamıza yapışmış bırakmıyor bizi. Hava çok sıcak ve nemli. İki akşamdır bahçeye çıkıyorum, şimşek çakıyor bir yerlerde ama ne yağmur var ne de çisenti. Bugün de hava bir ara kapattı ama hiç yağmur yağmadı. Anlaşılan Eylül’ün ayak izleri kendini yavaş yavaş gün yüzüne çıkartmaya başladı. Şimdi dört gözle gelmesini ve yağmurun başlamasını, bir gün bile olsa havanın serinlemesini bekliyoruz. Ondan sonrası malum. Yok öyle düşündüğünüz gibi değil, tam tersi ardında sıcağı saklıyor Eylül. Biz öyle serin havaları ancak Ekim geldiğinde göreceğiz; çünkü daha biber sıcakları var sırada, bu yöreye has sıcaklar.
Biberlerin kurutulup çekildiği, salçaların yapıldığı, narların sıkılıp ekşi yapıldığı, turşuluk Arnavut biberlerinin pazarlarda boy gösterdiği Eylül ayı.
Bu sene o kadar çok üzüm verdi ki asma ağacımız, biz bile hayret ettik. Madem bu kadar çok dedik, bari sıkıp kaynatalım bir güzel ekşi yapalım. Sonra salatalara ve birtakım yemeklere katarız diye düşündük. Epey uğraştırdı bizi ama sonunda leziz bir şey çıktı ortaya. Salataya kattık, enfes oldu. Üstelik daha bir sürü üzüm kaldı dalda, hepsini bitiremeyiz zaten, dağıtacağız konu komşuya.
İncir bu sene yiyemedik çünkü bahçemizin duvarlarını yenilerken sökülmek zorunda kalındı. Ah ne güzeldi bizim incirlerimiz, her gün bir poşet dolusu verirdi, yine komşulara dağıtırdık çoğunu. Pazardan almaya mahkumuz artık.
Serinliğe ve yağmurlara daha bir buçuk aydan fazla var, biz yine sıcaklarla boğuşmaya devam edeceğiz anlaşılan. Çakan iki tane şimşeğe kanmayız biz, unutalım daha bir süre yağmuru çamuru.
Kalsın böyle sıcaklar, nasıl olsa gelecek kış.

5 yorum:

Gamzeli dedi ki...

Ohhh ne güzel..O salçaların , tarhanaların yapılması ne kadar güzel...Tabiki kışında yemesi bir başka oluyor yani...Şurda kışın gelmesini 1,5 ay falan var...Sonra ararız sıcakları yine ama bulamayız..Artık seneye :)

Murat Artan dedi ki...

tarkan, valla ben de çok özledim. ben yağmursuz yapamam, yaşayamam herhalde ama şöyle bir yağsın yıkasın etrafı gitsin. nası olsa gelecek, hem de çok gelecek. biz sıcakların tadını çıkaralım dimi?:))

gamzeli, bence de çok ama çok güzel, kendi emeğini katınca tadı çok ama çok başka oluyor, onu yemek ayrı bir keyif. sen de benim gibi sıcağı seviyorsun dediklerine katılıyorum,sonuna kadar:)

Gamzeli dedi ki...

evt severim...Ama tabiki denizde olursam...

Adsız dedi ki...

Nasıl olsa gelecek kış ; haklısın. Hiç özlemedim Sonbaharı. Ama geçen gün Saatlerce çakan şimşekleri izleyip , uzaklığını hesapladık. Ertesi gün tahminlerimizin doğruluğunu görünce sevindik. Ama yüzlerce çakan şimşeğin zewki bambaşka..

Murat Artan dedi ki...

gamze, deniz olmasa da sıcak güzel ama, hakkını vermek lazım:)

keep, şimşeklere ben de bayılırım ama antakya da çok kötü çakarlar, bazen korkutur beni, ben buradaki şimşeği başka hiç bir yerde görmedim, o nedir öyle yahu, kıyamet kopuyor sanki:)
ben sonbaharı çok severim ama dedik ya, dursun hele, nasıl olsa o da gelir:))))